21 Ocak 2012 Cumartesi

 Uzun uzun çok uzun bir aradan sonra tekrar bir şeyler yazmak için oturdum bilgisayara.Ne yazsam ne yazsam diye düşünürken dedim boş ver onu sen anlat kendini :) Ve işte anlatıyorum yavaş yavaş kendimi.Önce hoşlandığım şeylerden başlamak istiyorum.Ki bunların en başında da herkes gibi müzik geliyor benim için.Sanırım onun benim için önemini anlatmama hiç gerek yok :D Kısaca "Music is my life" diyor ve direkt konuya dalıveriyorum.
 Peki " Ben ne dinlerim?". Cevap basit; Kpop :) Bundan 1-2 sene önce bana korece şarkı dinleyeceksin deseler "Hadi be git ordan" derdim.Sanırım bu önyargı herkeste olduğu gibi dilleri yüzünden oluşmuştu bende.Hızlı hızlı konuşmalar,tekerleme gibi şarkılar falan :) Ama işte her şey düşündüğü gibi olmuyor insanın.Beklenmedik hadiseler geliveriyor başına.Tıpkı benimki gibi :)
 İşte bundan 2-3 sene önce yaz tatilinde en yakın arkadaşım sayesinde ilk kez korece şarkı ve dizi izledim :) Sanırım hayatımın 180 derece döndüğü bir tarihti o :) Çünkü DBSK'i tanıdım o gün.Mükemmel 5 insanı yani.
Sağ baştan say :D Changmin,Yunho,Jaejoong,Micky ve Junsu. İşte DBSK.Her ne kadar şu an bu 5 kişi birlikte olmasa da onlar Cassiopeia için her zaman birlikteler.Gel gelelim grup içindeki favorilerime k5 :D Başta Yunho olmak üzere hepsi :D Seviyorum bunları ben yiaa :D Ve 100 kere dinlesem de bıkkınlık vermeyen şarkıları Mirotic...

DBSK'i şimdilik bırakıp bende Tanzimat dönemi etkisi yaratan bir diğer şahane mahlukata geçmek istiyorum."Kim ki o?" -Tabi ki Bi Rain :)) 


Hırçın,sexy,karizmatik yaratık :D Yaratık diyorum da sakın hakaret falan ediyorum sanmayın.Fazla sevginin yan etkisi bunlar :D Bi Rain'le nasıl karşılaştım inanın bilmiyorum :/ Ama çok etkili olmuş olsa gerek :D İlk olarak  izlediğim ve mp3'ünün telefonumu süslediği şarkısı Hip Song...

Rain'i de geçtim. :) Tatlılıklarıyla beni kendilerine bağlayan bir diğer grupta sıra.SHINee... 5 kişilik kaliteli bir grup...SMent.'in en iddialı gruplarından kendileri.Onlarla karşılaşmam da nette gezinirken oldu.Sonra da sıkı takipçileri oldum kendilerinin.Kısaca grup;

Yine sağ baştan :D Key,Taemin,Minho,Jonghyun,Onew... Konseptlerine öldüğüm klipleri Lucifer...

Veee işte hayatımın anlamını pekiştiren,anlatmaya kelime dahi bulamadığım o eşsiz grup... Super Junior!

Tanımadan önce arkasından söylemediğim şey kalmamıştı."13 kişilik grup mu olur yaa? Ne o öyle ordu gibi..." bu tarz şeyler işte :) Amma büyük laf etmişim hee :D şimdi kendilerinden başka bir şey dinleyemez oldum :) Nasıl sevilmez ki bu kuzular? :) Ve işte izlerken ağzımın istek dışı olarak 2 metre açıldığı o mükemmel klip ve şarkı;Bonamana...



Size iyi dinlemeler... Şimdilik benden bu kadar.Ama tanıtımlar bu kadar değil tabi ki.Devamı gelecektir özellikle Super Junior'un tanıtımına ayrı bir özen göstereceğim :) Sevgiyle kalın Vadi Yolcuları...(Yazı boyunca yaptığım her imla ve anlam hatası için özür diliyorum^^)

15 Ocak 2012 Pazar

"Hayatı seviyorum." İlk cümlem bu olsun istedim;çünkü her şeye rağmen hayatı seviyorum.Bazen naza çekiyor kendini,bazen gizli tek kapı bırakmıyor.Çoğumuz çirkin yüzüne daha alışkınızdır.Çünkü o bize hep kötüymüş gibi gelir.Oysa o çok kötü şeylerin arkasına saklanmış güzellikler o kadar basittir ki sadece fark edilmeyi beklerler.Belki çok iyimserim bu konuda hatta "Polyanna" ;ama bunları görmeden nasıl yaşanılır ki? Nasıl tutunulur hayata sımsıkı?
 Kabul ediyorum başlangıç için kötü bir yazı oldu.Telafi edilecektir :) Normalde bu kadar edebi yaşantım yoktur.Edebi değil hatta monoton bir yaşantıya sahibim ben.Ev-okul-dershane üçgeni ve YGS-LYS ikileminde ezilip duran normal(!) bir Türk vatandaşı...Renk olarak bir de Asya'yı katıyorum bazen.Tamam oluyor her şey.Gül gibi yaşayıp gidiyorum.Hayatıma renk veren"Asya"yı bir başka yazımda ayrıntılı olarak aktaracağım.Daha doğrusu bundan sonraki bütün yazılarımda :)) Şimdilik benden bu kadar.Bir başka saçmalıkta daha görüşmek üzere...